..
Sebze Yemekleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Sebze Yemekleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

19 Aralık 2016 Pazartesi

Kıymalı Patates Dolması


 Hayat ne kadar zor olsa da şu günlerde, devam etmeli, tarif eklemeli, birşeyler üretmeli, boş durmamalı...
 Patates dolmasını istediğiniz kadar patates ekleyerek çoğaltabilirsiniz. Ben bir yiyimlik olsun istedim. Patatesleri soyunca, tencereye oturtacağınız kısmını keserek düzleştirirseniz dolmalarınız dik durur. Bu da minik bir püf noktası olsun. Kalın Sağlıcakla...
Malzemeler;

  • 6 adet orta boy patates
  • 400-500 gram kadar kıyma
  • 1 adet kuru soğan
  • 1 adet yeşil biber
  • 2 kaşık domates salçası
  • karabiber
Yapılışı; 
  1. Patateslerin kabuklarını soyup, ortasını kaşık yada başka bir delici yarmıyla oyuyoruz.
  2. Patatesleri biraz tuzlayıp, yağda kızartıyoruz.
  3. Soğanı incecik doğrayıp, biraz sıvıyağda kavuruyoruz. Kıymayı ekleyip biraz daha kavuruyoruz, incecik doğranmış yeşil biberi de ekleyip tuzunu ekliyoruz, birlikte kavurup ocaktan indirmeden en son karabiberi ekleyip karıştırıyoruz.
  4. Patatesin içini kıymalı harçla doldurup tencereye alıyoruz.
  5. İki kaşık salçayı, biraz tuz eklediğimiz  suda eritip patateslerin üzerini geçmeyecek kadar su ekleyip tencereye ilave ediyoruz. (Arada pişip pişmediğine bakıyoruz, gerekirse su ilave edebilirsiniz)
  6. Patatesler pişince yemeye hazırdır. Afiyet olsun...




12 Haziran 2016 Pazar

İmam Bayıldı




Hayırlı Ramazanlar Sevgili Dostlar,
İmambayıldı yemeği, patlıcan severlerin en sevdiklerindendir diye düşünüyorum. Özellikle de benim çocuklarım gibi et ile sebzeyi bir arada yemek istemeyenler için de ideal.
 Malzemeler;

  • 5 adet patlıcan
  • 4 adet  domates
  • 3 adet sivri biber
  • 1/2 tatlı kaşığı şeker
  • 2 adet kuru soğan
  • 4-5 diş sarımsak
  • bir tutam maydanoz
  • 1/2 kaşık salça
  • karabiber, tuz

Yapılışı;
  1. Patlıcanları alaca soyup, büyüklüğüne göre 2 yada 3 eşit parçaya ayırıp her birinin içlerini altını delmeyecek şekilde kabak oyacağı ile oyuyoruz.
  2. Tuzlu suya patlıcanları atıyoruz.
  3. Soğanları piyazlık uzunlamasına doğrayıp, biraz zeytinyağı koyduğumuz tavaya alıyoruz.
  4. Daha sonra sırasıyla sivri biber, sarımsak ve en son domatesleri ekliyoruz. Şekeri katıyoruz, tuzu ve baharatı ekliyoruz. Yeterince yumuşayınca ocağın altını kapatıyoruz ılımaya alıyoruz. Bu arada maydanozu da ince ince doğrayıp domatesli harca ekliyoruz.
  5. Patlıcanları kurulayıp, kızgın yağda çok yumuşak olmayacak şekilde kızartıyoruz. Yine yağdan alınca havlu kağıt üzerine koyuyoruz ki fazla yağı emsin.
  6. Hazırladığımız iç harcı ile patlıcanların içini dolduruyoruz. Fırın kabına alıyoruz. Artan harcımızı patlıcanların üzerine yada fırın kabının kenarına koyuyoruz.
  7. Salçayı bir su bardağı suda ezip, biraz tuz ekliyoruz ve yarım bardak daha su koyup patlıcanların üzerine döküyoruz. 180 derecede üzerine yağlı kağıt koyarak fırında pişiriyoruz. Suyunu epeyce çekip patlıcanlar yumuşayınca fırından alabilirsiniz.  Afiyet olsun..

5 Eylül 2015 Cumartesi

Kremalı Patates


  Kremalı patatesi birkaç kez yapmama rağmen, paylaşmak bugüne nasip oldu. Her seferinde güzel sonuçlar aldığımı söylemeliyim. Burada dikkat edilecek nokta, fırına sürdüğünüz patatesleri inceden doğrayıp, kremayı ve suyunu salan patatesleri bu suyu çekene kadar fırında tutmak. Ben üzerini yağlı kağıt kapatarak yapıyorum, pişmesine yakın üzerini açıp biraz da üstünün kızarmasını bekliyorum. Böylece patatesler çiğ kalmadan yenilecek yumuşaklığa ulaşıyor. Kaşar ise son dokunuşu yapmamızı sağlıyor. Yapması basit yemesi leziz olan bu yemek pilavın yada patates püresinin yerini kolayca alabilecek tarzda. Mutlu cumartesileriniz olsun...

Malzemeler;

  • 1 kg minik patates
  • 1 kutu krema (200 gram)
  • kekik, karabiber, pul biber
  • 2-3 yemek kaşığı kadar sıvıyağ
  • 300 gram kadar kaşar rendesi
Yapılışı;
  1. Patateslerin kabukları soyulur, ince ince yuvarlak dilimlenir.
  2. Tuz, baharatlar ve biraz sıvıyağ katılıp karıştırılır.
  3.  Dilimler sırayla fırın kabına dizilir. Üzerine krema dökülür ve üzeri ister yağlı kağıt isterse alüminyum folyo ile kaplanıp bir delik açılır. 
  4. 180 derecede fırında patatesler dibindeki kremalı suyu çekene kadar pişirilir.
  5. Üzeri açılır ve kaşar rendesi gezdirilir. Kaşar eriyene kadar tekrar fırına sürülür. Sıcak servis yapılır. Afiyet olsun...

23 Haziran 2015 Salı

ACILI PATLICAN YEMEĞİ


   Köye gittiğimde babaannem yaptı bu yemeği. İçinde et ve türevleri yok. Zeytinyağıyla da yapılabilir tabi ama biz bu sefer hakiki ayçiçek yağı kullandık. Hakiki ayçiçek yağı bizim marketlerden aldığımızdan daha koyu renkli oluyor, işlemden geçmemiş olduğu için. Tencereye koyduğunuzda mutfağınıza muhteşem bir ayçiçeği kokusu yayılıyor. Annem biraz da bizim için koydu sağolsun, ben de yemeklerimde severek tüketiyorum.
   İçine eklediğimiz acı biberler bu yemeğe asıl dokunuşu yapıyor. Bol soğanlı, bol biberli diyebiliriz. Siz isterseniz içine etsu tablet yada etsuyu da ekleyebilirsiniz. Ben sadece sebze çeşniyi tercih ettim, tadını katmerlendirmesi için.

Malzemeler;

  • 1 büyük boy bostan patlıcan, yada iki orta boy patlıcan
  • 2 orta boy soğan
  • 1 kapya biber
  • 2-3 tane sivri acı biber
  • 1 büyükçe kabukları soyulmuş domates
  • 1 yemek kaşığı domates salçası
  • 1 tatlı kaşığı sebze çeşni
  • 2 diş sarımsak
  • ayçiçek yağı tuz
Yapılışı;
  1. Patlıcanı alaca soyup, tuzlu suyun içinde 30 dakika bekletiyoruz.
  2. Soğanı iri iri doğrayıp, tencereye yağ koyuyoruz ve soğanları atıyoruz.
  3. Soğanların arkasından irice doğranmış sarımsakları ve salçayı koyup az kavuruyoruz.
  4. Biberleri ve doğranmış domatesi ekliyoruz. Kavurmaya devam ediyoruz.
  5. Patlıcanların suyunu süzdürüp sıkıyoruz ve tencereye alıyoruz. Sebze çeşnisi, tuz ve karabiber ekliyoruz.
  6. Yeterince kavrulunca, üzerine yaklaşacak kadar sıcak su ekliyoruz. Ocağın altını kısıp kapağını kapatıyoruz. Patlıcanlar yumuşayıncaya kadar pişiriyoruz. Afiyet olsun...

20 Haziran 2015 Cumartesi

Etli Enginar


  Bildiğiniz gibi enginar karaciğer için çok yararlı. Ramazanda da bu yarar daha bir katlanıyormuş. İftarda enginarın yenilmesini öneren bir uzman dinledikten sonra, yolumuz Yenişehir pazarına düşünce, üşenmeden alıp geldim oralardan. Enginar halen tezgahlarda varken sizde ramazanda iftar için değerlendirin derim. İster benim gibi etlisini isterse zeytinyağlısını.

Malzemeler;

  • 6 adet çanak enginar
  • 1 orta boy patates
  • 1 adet havuç
  • 1 büyükçe kuru soğan
  • 2 iri diş sarımsak
  • 1 yemek kaşığı salça
  • 1 çay bardağı haşlanmış bezelye
  • 250 gram kuşbaşı
Yapılışı;
  1. Eğer etiniz benimkisi gibi dana etiyse öncelikle düdüklüde yada bir tencerede iyice haşlamanızı öneririm, yok eğer kuzu kuşbaşı ile yemeği yapacaksanız o zaman yemeği yapacağınız tencereye soğandan önce biraz tuz ve sıvıyağ ile kavurmak yeterli oluyor.
  2. Eti pişirdikten sonra, tencereye soğanları ince doğrayıp ekliyoruz. Ardından etleri ilave ediyoruz, birlikte kavrulurken, sarımsakları doğruyoruz ve havucu da soyup küp küp doğrayıp ekliyoruz tencereye.
  3. Patateslerin de eklenmesinden sonra, sıra doğranmış enginarları ekliyoruz. Hep birlikte biraz kavurduktan sonra salçayı biraz et suyuyla yada su ile ezip ekliyoruz ve tuzunu istersek baharatları katıyoruz. Üzerine yaklaşacak kadar su ekleyip ocağın altını yarıya alıyoruz, ağzı kapalı olarak pişmeye bırakıyoruz. Enginarlar yumuşayıncaya kadar arada karıştırarak pişiriyoruz. Afiyet olsun...

3 Haziran 2015 Çarşamba

Terayağlı Sarımsaklı Minik Patates



   Bu aralar, minik minik patatesler görüyorum. Denemek için sabırsızlandığım doğrudur. Neler katsam, nasıl pişirsem, eşimin deyimiyle ne icatlar çıkarsam diye kafa yorduğum da doğrudur. Sonunda minik patatesleri haşlayıp, tereyağı ve pul biberle kavurmayı ve köftenin yanına servis etmeyi uygun gördüm. İlk kez denediğim bu minikleri pişirmek beni mutlu etti.

Malzemeler;
  • 500-600 gram kadar minik patates
  • 1 dolu kaşık tereyağ
  • 2 kaşık sıvıyağ
  • 4-5 diş sarımsak
  • tuz, kekik, pul biber, maydanoz
Yapılışı;
  1. Patatesleri yıkayıp, üzerini geçecek kadar su ekliyoruz ve biraz da tuz ekliyoruz, hafif diri kalacak şekilde haşlıyoruz.
  2. Haşladığımız patateslerin kabuklarını soyuyoruz.
  3. Bir teflon tencereye yada tavaya, sıvıyağ ve tereyağ koyup, tereyağ eriyene kadar bekliyoruz. Küçük doğrağımız sarımsakları da yağa ekliyoruz, ardından kabuklarını soyduğumuz patatesleri bu tencereye alıp, karıştırıyoruz, tencerenin altını kapatıp, altını kısık ateşe alıyoruz.
  4. Patateslere kekik, pul biber, tuz ve karabiber ekliyoruz, arada karıştırıyoruz.
  5. Hafif kızarana kadar pişiriyoruz. İndirmden önce maydanozları ilave edip; şöyle karıştırıyoruz. Afiyet Olsun

13 Mart 2015 Cuma

Sarımsaklı Karnabahar Kızartması

Kışı bitirmeye, ilkbaharı karşılamaya hazırlandığımız şu sıralar, son karnabaharlarınızla birşeyler yapmanın tam vakti.
Kahvaltılarda yada ara öğünlerde çok sevilerek tüketilecek karnabahar kızartmasını bir de sarımsaklı deneyin.
Ben üzerine sarımsaklı yoğurt dökmektense, sarımsağı içine katıp az unlu ve az kabarık karnabaharlar hazırladım. Bunu yapmamdaki sebep ise o pufidik karnabaharı yerken hamur yoğunluğunun hissediliyor olması. Bence karnabaharın kendi tadı hamur tadını bastırmamalı. Böylesi çok daha lezizzz.
Mutlu Cumartesiler...

Malzemeler:
  • Bir küçük karnabaharın yarısı
  • 1/2 çay bardağı süt
  • 1 adet yumurta
  • 1 kaşık un
  • 1 kaşık tam buğday unu
  • 1/2 çay kaşığı kabartma tozu
  • 1 iri diş sarımsak
  • karabiber, tuz
Kızartmak için:
  • Sıvıyağ
Üzeri için:
  • Mayonez (yada siz yoğurt da kullanabilirsiniz)
Yapılışı:
  1. Karnabaharın çiçekleri ayrılır ve yıkanır. Bir tencereye alınır ve üzerini geçecek  kadar su konulur. Bir tutam tuz da atıp kaynamaya bırakılır. Karnabaharlar hafifçe haşlanır, diriliği gitsin yeter.
  2. Bir kaseye, yumurta kırılır ve çırpılır. Üzerine süt, unlar, ezilmiş sarımsak, karabiber, tuz ve kabartma tozu eklenir. 
  3. Bir küçük tavaya sıvıyağ konulur.  Hazırladığımız sosa batırılan karnabaharlar, bu yağda çevirilerek kızartılır. Havlu kağıtın üzerine alınır.
  4. İsteğe göre, sarımsaklı yoğurt yada sade yoğurt dökebilirsiniz. Biz bunun yerine sadece mayoneze batırıp yemeyi tercih ettik. Zannettiğiniz gibi yağ çekmiyor çünkü ve böylesi daha lezzetli oluyor. Kalın Sağlıcakla...

5 Mart 2015 Perşembe

Sosisli Lahana Kavurması



  .Hayırlı Cumalar Sevgili Dostlar...
  Lahana kavurması diyorum fakat içinde havuç var patates var... Gerçekten çok lezzetli bir yemek bu. Hatta kahvaltı sofralarınızda da rahatlıkla da kullanabilirsiniz. En önemli nokta kısık ateşte ağzı kapalı olarak pişirmek bütün sebzeleri. Böylece çiğ kalmadığı gibi kendi sebze sularıyla daha yumuşak ve lezzetli oluyorlar.

  Sosisi siz isterseniz eklemeyebilirsiniz. Tamam kabul eklenince daha da güzelleşiyor. Bir önerim ise tavuk yada hindi sosis yerine kesinlikle et sosis kullanmanız olacaktır, bu şekilde gerçek tadını yakalayabilirsiniz

Malzemeler:
  •  1 büyükçe kase doğranmış beyaz lahana
  •  1 havuç
  • 1 orta boy patates
  • 1 orta boy soğan
  • 2 diş sarımsak
  • 2 adet uzun et sosis
  • tuz, karabiber

Yapılışı:
  1. Öncelikle soğanları küp küp doğruyoruz, teflon yada döküm tencereye biraz sıvıyağ katıp kavurmaya başlıyoruz.
  2. Soğanlar kavrulurken sarımsakları ve hemen birlikte ince ince doğradığımız havuçları ekliyoruz.
  3. Patates ve sosisleri de ekledikten sonra en son lahanaları ilave ediyoruz. Tuz ve karabiberi ekleyip, yine kısık ateşte ağzı kapalı olarak kavuruyoruz. Afiyet Olsun...

26 Şubat 2015 Perşembe

Patates Püresi


Patates püresi yemekten sayılmaz bizde. Aynı pilav gibi pek çok şeyin yanına yakıştırırız.

Hele de çocuklu eviniz varsa, bolca istenir. Köftelerin yanına,etlerin yanına hatta sadece öylesine bile sevilerek tüketilir.

Siz süt yerine krema da ekleyebilirsiniz yada süt ve krema ölçüsünü yarı yarı tutabilirsiniz.

En önemli püf noktası ise çarçabuk olsun diye, robotta çekmemek . Yoksa resmen macun olacaktır.

Kıvamına gelince, herkesin koyuluk tercihi olmalı bence. Mesela ben çok sıvıyı sevmediğim gibi çok katıyı da sevmiyorum. Bu yüzden süt ölçüsünü tam vermedim. Gerektikçe ekleyebilirsiniz.


Malzemeler:
  • 5 adet orta boy patates
  • 3 yemek kaşığı tereyağ
  • 1,5 su bardağı kadar süt (Ekledikçe kendiniz karar verin yumuşaklığına)
  • karabiber, tuz
Yapılışı:
  1. Patatesleri soyup üzerini geçecek kadar su ekliyorum, biraz da tuz ilavesi ile suyunu çekene kadar haşlıyorum. (gerekirse 2'ye 3'e bölün de öyle haşlayın)
  2. Patatesleri çatalla yada patates püresi aparatı ile eziyorum. (Robotta çekmeyin macun gibi olur)
  3. Patatesleri ezer ezmez daha sıcakken tereyağ katıyoruz ve tereyağı heryerine yedirerek karıştırıyoruz.
  4. Bu esnada patates püresini küçük bir tencereye alıp,bir taraftan karıştırıp bir taraftan süt ilavesi yapıyoruz. Karıştıra karıştıra püremizin koyuluğunu belirliyoruz. Üzerine karabiber ekleyip son bir kez karıştırdıktan sonra servis  ediyoruz. Afiyet Olsun...

18 Şubat 2015 Çarşamba

Şalgam Sulu Bulgur Salatası Nefiss


Her ne kadar dışarıda buz gibi hava olsa da içimiz yanıyor günlerdir...
Bir can daha gitti Bir Özgecan...
Ne ilkti ne de son olacak, hepimiz biliyoruz.
İki kız annesi biri olarak kızlarım adına endişelerim gittikçe çoğalıyor.
Şu günlerde buna bir de küçük oğlumun endişesi eklendi, çünkü biliyorum kız evladı kadar erkek evladını eğitmek lazım, hele de doğru ahlakla yetiştirebilmek.

Dilim varmıyor dahasını yazmaya. Bıraksan satırlar satırlar boyu yazasım var, ama bazıları gibi ne edebimi bozabilirim, ne de beddua edebilirim. Sevgili Can Özge'ye rahat uyu diyebilirim. Sen hepimizin kızı oldun...

Böyle günlerde günlük hayata adapte olmak bile zor oluyor. En ufak bir olay bize bu vehim olayı hatırlatıyor. Ama hayat da devam ediyor, etmeli de. Evde yemek bekleyen, ihtiyaçlarının giderilmesini bekleyen minik kuzucuklar var hem de üç tane. Rabbim yokluklarını göstermesin, hayırlı günlerini göstersin inşallah, herkesin kuzusuyla birlikte tabi.

Çenem yine düştü, halbuki niyetim kısaca tarifi verip buralardan gitmekti. Şimdi gelsin tarif.

Malzemeler:
  • 1 su bardağı iri bulgur (irice olacak, ne kadar iri o kadar lezzetli)
  • 2 su bardağı şalgam suyu(acısız)
  • 1/2 demet dereotu
  • 2 adet taze soğan
  • 1/2 demet maydanoz
  • 5-6 adet kornişon turşu
  • 1 küçük kavanoz mısır (Bir çaybardağı kadar)
  • sıvıyağ, limon suyu
Bu tarife tuz eklemedim, lakin siz tuzunu az bulursanız biraz ekleyebilirsiniz, malum şalgamın suyu tuzlu oluyor.


Yapılışı:
  1. Bulguru bir tencereye alıp, üzerine iki bardak şalgam suyu koyup suyunu çekene kadar haşlıyoruz.
  2. Bir taraftan da yıkadığımız yeşilliklerimizi incecek doğrayıp bir kaseye alıyoruz.
  3. Yeşilliklerin üzerine yine onlara uygun küçük doğranmış turşuları ekliyoruz.
  4. Haşlanan bulguru, soğuması için bir kenara alıyoruz. Soğuyunca, kaseye ilave ediyoruz. Üzerine mısır, sıvıyağ ve istediğimiz ekşilikte limon suyu ekleyip, karıştırıyoruz. Servise hazırdır. Afiyet Olsun...

13 Temmuz 2014 Pazar

KÖFTELİ BEZELYE YEMEĞİ

 
  Köfteli bezelye yemeği, bu sene ramazanın ilk iftarı için hazırlanmıştı. Bir gün öncesinden kalan bezelyeleri değerlendirmek üzere, küçük ama mütevazi iftarımıza eşlik edecekti.
  Eşlik etti etmesine üstelik, beklenmedik gelen misafirlerimizin iftarına da eşlik etti. İftara, 1 saat falan yoktu sanırım, ben bütün gün ilk orucun rehavetiyle, öylesine birşeyler yapmıştım. Biraz tembel biraz üşengeç geçirdiğim günümü ramazana yakışır değildi. Eşimin telefonu çaldı, arayan yıllar öncesinden tanıdığım ortak arkadaşlarımız Gonca ve Murat, Ereğli dönüşü, bize uğramadan geçmemek istemişler, sağ olsunlar.
Gonca ve Murat, bizim yüksekokuldan tanıdığımız samimi arkadaşlarımız. Onlar da bizim gibi okulda tanışıp evlendiler. Her neyse, tabi çok mutlu oldum ama bir o kadar da telaşlandım doğrusu. Yani ne bileyim hiç hazırlığım yoktu. Murat "_Ne yemek var iftarda, tamam mercimek çorbası ve bezelye biz de de börek var, başka birşey hazırlama size iftara geliyoruz." deyince önce şaka zannettim. Sonra anladım ki sahi imiş.
Gerçi Murat'ın börek dediği de Konya'nın etli ekmeğiymiş, onu da getirdiklerinde gördük :) Bunca yılın Ereğlili damadı Etlli ekmeği öğrenememiş mi Murat , derim ben tabi şimdi :)
Her neyse işte böyle geçen çok mutlu ve bir o kadar da mütevazi ilk iftarımızın yemeği köfteli bezelye. Bende bezelye denince ilk çağrışım yapacak bu mutlu anlar olacak. İyiki geldiniz, sizleri görmek güzeldi, yeniden...

Malzemeler:

  • 1 kavanoz konserve bezelye (yada bir kase haşlanmış bezelye)
  • 100-150 gram kadar yağsız kıyma
  • 1 tatlı kaşığı un
  • 1 küçük soğan
  • 1/2 kaşık salça
  • 1/2 havuç yada bir küçük havuç
  • 1 kaşık kavrulmuş un 
  • 1 çay kaşığı sebze çeşni
  • isteğe göre 1 diş sarımsak
  • karabiber,tuz

Yapılışı:
  1. Köfteleri hazırlamakla işe başlıyoruz. Köftelik kıymaya, un, tuz, karabiber ekleyip misket büyüklüğünde köfteler yapıyoruz.
  2. Bir tencereye çok az sıvıyağ katıp, küp küp doğradığımız kuru soğanı,(isterseniz sarımsağı da) şeffaflaşana kadar , bir de ince ve küçük doğradığımız havucu ekleyip kavuruyoruz. Havuçlar biraz yumuşayınca salça ekliyoruz. Sonra köfteleri katıp (sertse bezelyeleri de katıyoruz.)
  3. Hepsini bir iki karıştırıp, suyunu ekliyoruz. Üzerini geçene kadar  su ekleyip, kısık ateşe alıyoruz. Ben kavrulmuş un kullandıım için, bu sırada bir kaşık kavrulmuş unu, biraz yemeğin suyu ile özeleyip yemeğe ilave ediyorum. Bu un hem kıvam veriyor hem de ayrı bir rayiha. Siz eğer kavrulmuş un kullanmayacaksanız, yağını koyduğunuz esnada unu yağla birlikte de kavurarak yapabilirsiniz.Sebze çeşni ve tuzunu katıp, pişiriyoruz. Afiyet Olsun.
Not: Kavrulmuş un pek çok yemeğime hatta çorbalarıma kullanıyorum. Bir teflon tavada yada tencerede, unu katıp rengi hafif sarı olana kadar, kokusu gelene kadar kavuruyoruz. Soğuyunca, bir kavanoza alıp istediğimiz yerde kullanıyoruz. Bu şekilde arabaşı çorbası yapımı da daha pratik oluyor. 

12 Temmuz 2014 Cumartesi

Galetalı Patates Köftesi



     Patates köftesi çoook eskilerden kalma tariflerdendir. Herkes kendince yorumlar, hatta ben bazen çiğden yaparım bazen de böyle haşlanmışından.Birçoğumuzun belleğinin bir köşesinde patates köftesi vardır, annelerimizin yaptığı.
   Nerden aklıma esti derseniz, evde fazladan haşlanmış patateslerim olunca aklıma geldi. Bu geçmişten gelen lezzet hem çok tanıdık hem de pratik. Kalın Sağlıcakla...

Malzemeler:

  • 5-6 adet haşlanmış patates
  • 1 büyük kuru soğan
  • 2 iri diş sarımsak
  • 1 yumurta
  • 2 kaşık galeta unu (içi için)
  • 1/2 çay bardağı galeta unu (dışı için)
  • bir tutam maydanoz
  • karabiber,nane,tuz

Yapılışı:
  1. Haşlanmış patatesler rendelenir. Üzerine kuru soğan rendelenir, ince kıyılmış maydanoz, baharatlar,tuz ve 2 kaşık galeta eklenir.
  2. Üzerine bir adet yumurta kırılıp,yoğurulur.
  3. Yassı olacak şekilde köfteler yapılır ve galetaya bulanır. Kızdırılmış yağda önlü arkalı pişirilir. Afiyet Olsun...


11 Temmuz 2014 Cuma

Zeytinyağlı Ispanak Kökü Yemeği



        Babaanne yemeklerimdendin ıspanak kökü yemeği.
Bence zeytinyağlıların içinde yeri çok özeldir. Kızlarım bile çok sevdiler severek tükkettiler. Belki bu kadar kıymetli oluşu, bu kadar az oluşundandır. Nitekim, iki demek ıspanaktan sadece bir küçük tabak çıkıyor. Siz ıspanak köklerini kesip, buzlukta biriktirerek de yapabilirsiniz, öyle denemişliğim de vardır. Tabi o zaman tadındaki değişikliği de kabul etmelisiniz.
       Zeytinyağlıları pişirirken kesinlikle, kısık ateşte ve su eklemeden kendi suyunda pişirin. Suyun içinde yüzen bir yemeğe zeytinyağlı denmez. Ayrıca bilinenin aksine, çok soğuk tüketmeyin, yemeğin ılık olması makbuldür. Son olarak şeker katılır zeytinyağlıya diyerek bolca şeker ilavesi yapmayın, şekerden ziyade ekşilik zeytinyağlıya asıl tadını verecektir.

Malzemeler:

  • 2 demet ıspanağın kökü (bir küçük kase kadar)
  • 1 büyük soğan
  • isteğe göre 1 irice diş sarımsak
  • 2 yemek kaşığı zeytinyağı
  • 1 küçük domatesin rendesi
  • 1,5 yemek kaşığı limon suyu
  • 1 çay kaşığı toz şeker
Yapılışı:
  1. Ispanak köklerini, saplarını yakın olacak şekilde kesip, uç kısmını bütün kalacak şekilde temizliyoruz. Sonra çeşmenin altında yıkayıp bir de su dolu bir kapta toprakları çıksın diye bekletiyoruz.
  2. Soğanları küp küp doğrayıp iki kaşık zeytinyağında hafifçe kavuruyoruz. Sarımsağı da doğrayıp ekliyoruz.Ispanak köklerini ekleyip, tuzunu şekeri katıyoruz. Ağzı kapalı olarak kısık ateşte bırakıyoruz.
  3. Üzerine isteğe göre bir küçük domatesin rendesini ekleyip, biraz limon suyu ekliyoruz. Arada bir hafifçe karıştırıyoruz. (Eğer suyu hiç kalmamışsa çok az su ekliyoruz.) 
  4. Ispanak kökü zaten çabuk pişecektir. Pişip pişmediğine bakıp ılık olarak tüketiyoruz. Afiyet Olsun...

12 Haziran 2014 Perşembe

Köfteli Bostan Patlıcanı ( Porsiyonluk Patlıcan Kebabı)


       Bütün İslam aleminin kandilini kutluyorum, Rabbim bu geceyi günahlarımızdan arınmaya vesile etsin inşallah.
       Çook günler öncesinde yazdığım posta geçelim isterseniz.
     _ Allah'ım artık yeter. diye bağırasım var. Ödevler ödevler... Okul bitti ödevler bitmedi. Neden bir türlü rahatlayamıyoruz acaba. Şimdi bizim zamanımızda okulun bitmesine birkaç hafta kala ders mers kalmazdı diyeceğim, senin zamanın mı kaldı demenizden çekiniyorum. Bu yüzden böyle bir gaf yapıyor muyum? Yok canım yapmıyorum :(
      Allah'ım hayırlısıyla bir yaz tatiline ereydik. Gerçi adı yaz tatili ama yazın gelmeye de pek niyeti yok besbelli. Kendimi puslu yağmurlu kasım ayında hissediyorum.
      Diyordum bundan birkaç gün öncesine kadar. Neyse ki hayırlısıyla yarın karneleri alıp, hop anneanneye gideceğiz. Şimdiden bütün karne alan öğrencileri kutluyorum. Güzel bir yaz olsun inşallah.
      Patlıcan kebabına geçecek olursak, patlıcan kebabının pek çok çeşidi var. Ben de birkaç kez yaptım bunları. İtiraf etmek gerekirse bu şekildeki bostan patlıcanlardan yaptığım porsiyonluk olanlar benim favorim oldu. Hem kişi sayısına göre oluyor, hem bostan patlıcanın lezzeti...
      Köftenin malzemeleri ise, sertleşmesini önleyerek, patlıcana mümkün oldukça yakın bir yumuşaklıkta olup, patlıcana uyum sağladı.

Malzemeler:

  • 2 adet bostan patlıcan
  • 2 adet domates
  • 1-2 adet biber
  • 1 kaşık salça
  • kızartmak için sıvıyağ
  • 300 gram yağsız kıyma
  • 1/2 paket kabartma tozu
  • 1 yumurta
  • 1 adet kuru soğan
  • karabiber, kimyon,kekik,tuz

Yapılışı:
  1. Patlıcanları alaca soyup, bir parmak eninde yuvarlak kesiyoruz. Tuzlu suya atıp bekletiyoruz.
  2. Kıymanın üzerine,soğanı rendeleyip ekliyoruz, yumurta ve baharatları da ekleyip yoğuruyoruz. Üzerini streçleyip, dolaba kaldırıyoruz. En az yarım saat dinleniyor. Çıkartıp kabartma tozunu katıp tekrar yoğuruyoruz.
  3. Patlıcanları sudan çıkartıp kuruluyoruz ve tavaya biraz sıvıyağ katıyoruz. Patlıcanları şöyle bir ters yüz ederek çok az kızartıyoruz.
  4. Patlıcanların eninde yassı köfteler yapıyoruz. Tavada bir ters yüz ederek, hafifçe kızartıyoruz.
  5. Tepsiye bir patlıcan koyup üzerine köfteyi koyuyoruz, onun üzerine tekrar patlıcan koyuyoruz. En üstüne yuvarlak kestiğimiz domates dilimlerini ve onun da üstüne biber koyarak kürdanla sabitliyoruz.
  6. Bir kapta bir kaşık salçayı suda ezerek, patlıcanlara ekliyoruz. Fırında orta ısıda pişiriyoruz. Afiyet Olsun...
  

1 Mayıs 2014 Perşembe

Kırmızı Pancar Çorbası ve Recep Ayı


          Hayırlı Günler Sevgili Dostlar...
Bu sene de hayırlısıyla üç ayların ilkine recep ayına erdik. Hemen akabinde, regaib kandilimizi de yaşadık. Hayırlara vesile olsun inşallah.
Recep ayı herkesin de bildiği gibi üç ayların ilki, Allah'ın ayıdır. Bu ayda Allah'ı anlatan İhlas suresini sık sık okumak gerekirmiş.
Recep ayında ilk günü oruçlu geçirmek 3 yıllık oruç sevabına, ikinci günü oruçlu geçirmek 2 yıllık oruç sevabına, 3. günü oruçlu geçirmek ise 1 yıllık oruç sevabına bedel olurmuş. Bundan sonraki günlerde ise, her bir oruçlu güne birer aylık oruç sevabı verilirmiş.
Allah'ın rahmetinden sual olunmaz, rahmetini de üzerimizden eksik etmez inşallah...

Kırmızı Pancar çorbasını Sare de görmüştüm  aylar önce...
Fakat, Sare, kırmızı pancardan çok farklı bir çorba ortaya çıkarmıştı. Ben hem elimdeki malzemelerden dolayı, hem de daha önce de denediğim ve memnum kaldığım sebze çorbalarından yola çıkarak, kendi damak tadıma göre yaptım. Hem de birkaç kere üst üste yaptım. Hele küçük kızım bayıla bayıla içince daha bir mest oldum. Yaptığım diğer çorbalara bir göz atmak isterseniz Buyurun.
Kırmızı pancardan , daha önce de turşu yapmıştım. Buradan bakabilirsiniz.

Son bir önerim ise, kırmızı pancarlarınızı dışı koyu renkli olanlardan seçerseniz, corbanızın rengi de böyle kıpkırmızı olacaktır. Bir de dış kısımları daha açık renkli olanlar var ki onlardan da yanlışlıkla almışım ve çorbasını yaptım. Bu kez rengi kahverengiye çaldı. Her ikisinin de tadı güzel olmasına rağmen kırmızı olan daha albenili olmuştu. Ben renginden dolayı, kaşar rendesini yakıştırsam da siz isterseniz bunu tercih etmeyebilirsiniz. Denemeniz dileğiyle...


Malzemeler:

  • 3 adet kırmızı pancar
  • 1 adet orta boy patates
  • 1 büyük soğan
  • 3 diş sarımsak
  • 1/2 su bardağı süt
  • 2 su bardağı etsuyu yada su
  • 1/2 yemek kaşığı un
  • sıvıyağ
  • karabiber,kimyon,tuz
  • isteğe göre üzerine kaşar rendesi
Yapılışı:
  1. Soğanları küp küp doğrayıp, sıvıyağda kavuruyoruz.
  2. Pancarı ve patatesi küçük küpler halinde doğrayıp soğana ekliyoruz.
  3. Sarımsakları soyup doğrayıp onları ekliyoruz. Sebzelerin üzerine geçecek kadar su koyuyoruz. Bu suyu çekince bir kere daha üzerini geçecek kadar su koyup bu suyu da çekene kadar pişiriyoruz. 
  4. Sebzeleri robotta püre haline gelinceye kadar çekiyoruz.
  5. Tencereye, biraz sıvıyağ koyup, 1/2 kaşık un koyuyoruz, kavuruyoruz. Daha sonra sebze püresini tencereye ekliyoruz. 2 su bardağı etsuyu yada suyu koyup, karıştırıyoruz. Kaynamaya bırakıyoruz. 
  6. Kaynayınca, baharatlarını, tuzunu ve ekliyoruz. Sütünü ekliyoruz, bir taşım kaynatıp, altını kapatıyoruz. Kaşarla servis yapıyoruz. Afiyet Olsun...

3 Nisan 2014 Perşembe

Yoğurtlu Karnabahar-Brokoli Salatası


     Her ne kadar kış salatası gibi görülse de, bizim evde bolca tüketilen sebzelerdendir karnabahar ve brokoli. Hatta brokoliyi, küçük kızım "yeşil ağaç" diye adlandırır ve sık sık ister. Bir kenarda kalsın öylece unutulsun istemedim. Bu salata da, salatalar kategorisinde yerini alsın...

Malzemeler:
  • Bir küçük karhanabarın yarısı
  • Birkaç dal brokoli (bu benim tercihim tabi, ben bu salatayı yaparken karnabahar miktarını brokoli miktarından daima fazla tutarım)
  • 1 adet küçük havuç yada 1/2 orta boy havuç
  • 1/2 çay bardağı haşlanmış mısır
  • 6 kaşık yoğurt (tepeleme)
  • 2 kaşık mayonez
  • 2-3 diş sarımsak
  • isteğe göre dereotu

Yapılışı:
  1. Havuç, karnahar,brokoliyi ayrı ayrı haşlarız. Haşlarken dikkat edilmesi gereken şey, hepsinin de hafif diri kalacak şekilde olması ve mutlaka suyuna tuz eklenmesidir. Böylece salatamız daha lezzetli olacaktır. Brokoliyi haşlama suyuna atınca birkaç dakika bekletiyor ve hemen ardından buzlu suya atıyoruz. Her ne kadar yoğurtlanacak olsa da bu şekildeki haşlama daha başarılı sonuç verecektir.
  2. Haşlanan sebzeler istenen büyüklükte doğranır. Kaseye alınır.
  3. İçine mısır eklenir. Sarımsaklar ezilir.
  4.  Bir kasede yoğurt,sarımsak ve mayonez karıştırılır. İçine 1/2 tatlı kaşığı tuz eklenir ve salataya eklenir. Sebzelerin her tarafı yoğurla kaplanacak şekilde karıştırılır. İsteğe göre üzerine doğranmış dereotu ile servis yapılır. Afiyet olsun....

1 Mart 2014 Cumartesi

Lahana Cacığı Yada Yoğurtlu Lahana Salatası

           
          İyi bir sebze sever olarak, lahanayı mutfağımdan eksik etmemeye çalışıyorum şahsen. Hele de şu sıralar lahanaları sarmak yerine bazen etli yemeğini yapıyorum, bazen salatasını.
          Lahana salatası, favori salatam oldu. Hatta birkaç küçük değişiklikle kendimi de geliştirdim. Lahana cacığı da diyebileceğimiz bu salatayı mutlaka deneyin derim. Pişman olmayacaksınız.

Malzemeler:
  • 1 kase ince doğranmış beyaz lahana
  • 1/2 kase katı yoğurt
  • 3 kaşık mayonez
  • 2 kaşık domates sosu (ev yapımı kullandım)
  • 1 çay kaşığı kuru fesleğen
  • 1 çay kaşığı kuru nane
  • 1 çay kaşığı kimyon
  • tuz




Yapılışı:
  1. Salata kasesinin içine lahanalar alınır.
  2. Yoğurta mayonez ve diğer baharatlar eklenip karıştırılır.
  3. Bu yoğurtulu karışım lahana kasesine alınıp karıştırılır. Afiyet Olsun...
Not: Bu salatayı onlarca kez yapmış biri olarak şunu söyleyebilirim ki, yoğurtlu kısmı lahanaların içinde hafifçe sulu olacak şekilde eklenirse kesinlikle çok daha başarılı oluyor. Ben domates sosu da ekledim hafif sulu ev yoğurdu kullandım ve mayonez de eklenince bence tam oldu. Siz de kendi damak tadınıza göre değişikliğe gidebilirsiniz. Fakat kimyonu şiddetle öneririm. 

21 Eylül 2013 Cumartesi

Sütlü Kabak Çorbası



             Kabak çorbası uzun zamandır yapmayı düşündüğüm çorbaların başında geliyordu. Sütlüsünü tercih ettim ve hazır krema kullanmak yerine süt ve kavurduğum unu kullandım. Böylece daha leziz olduğunu düşünüyorum. Ayrıca o çiğ un kokusundan eser kalmadığı gibi, kavrulmuş unun da ayrı bir rayihası oluyor.
             Ben bu çorbayı benim ufaklıklara patates çorbası diye yedirdim. Aslında böyle yalanlar söylemem hatta belki de bu ilk oluyor ama kabak çorbası deseydim özellikle de ufak olan kesin çok problem çıkartacaktı.
            Çok şahane bir çorba diyemiyeceğim tabi eğer sebze çorbalarını sever biri değilseniz. Fakat çocuklar hatta bebekler için özellikle sıkça yapılacak çorbaların başında.
             Çorbaya katılan suyun bir kısmını, kendi yaptığınız etsuyunu kullanarak daha da yararlı ve leziz hale getirebilirsiniz. Kalın Sağlıcakla...

Malzemeler:

  • 3 orta boy kabak
  • 1 büyükçe patates
  • 1 orta boy soğan
  • 3 diş sarımsak
  • 5 su bardağı su
  • 1 kaşık kavrulmuş un
  • 2 su bardağı süt
  • tuz, karabiber, isteğe göre üzerine pulbiber

Yapılışı:
  1. Kabakları yıkayıp iri parçalar halinde bir tencereye alıyoruz. Tencereye patates, soğan ve sarımsakları da aynı şekilde iri parçalara ayırarak, üzerine 5 su bardağı su yada yarı yarıya etsuyu ve su karışımı katıp kaynamaya bırakıyoruz. Kaynamaya başlayınca içine tuz ve karabiber ekliyoruz.
  2. Sebzeler yumuşayınca, robota atıp püre haline getiriyoruz.
  3. Kuru bir tencereye bir kaşık un katıyoruz yağsız bir şekilde bu unu hafif kokusu çıkana kadar kavuruyoruz. Kavurduğumuz unu bir tabağa alıp, tencereye biraz yağ koyuyoruz. Püre haline getirdiğimiz sebzeleri de tencereye alıyoruz. 2 bardak süt ile kenara aldığımız unu karıştırıyoruz ve tencereye ilave ediyoruz. 
  4. Ocakta çorbayı biraz kaynatıp, alıyoruz. Bu esnada sizin çorbanın kıvamını nasıl istediğiniz önemli, eğer koyu bulunsanız, 1 su bardağı su ekleyip öyle kaynamaya alabilirsiniz.
  5. İsteğe göre üzerine çok az sıvıyağa pul biber ekleyip hafifçe yakarak üzerine dökebilirsiniz. Afiyet Olsun...

19 Eylül 2013 Perşembe

İç Pilavlı Biber Dolması


           
            Annesi yorulmuş, akşam sofrayı toplamak için kızından yardım istiyor. Annesi tabakları akıtacak, kızı ise bulaşık makinesine yerleştirecek. Her seferinde kızından aynı şeyi işitiyor. "- Anne madem ki biz bu tabakları böyle yıkayacağız peki makine ne iş yapacak?"
         
            İzgi ile benim mutfakta sıkça yaşadığımız diyaloglardandır bu. Ben her seferinde tabakları akıtmayı abartırım, İzgicik ise buna bir anlam veremez kuzum. Ne yapayım elimde değil. Nerdeyse sabunlayıp akıtıp öyle koyacağım o kadar.
         
             Bu aralar yine yeniden , çamaşır suyuna takmış durumdayım. Birazcık gözüm açıldı, kokulara karşı duyarlılığım azaldı ya, yine o müthiş çamaşır suyu takıntım hortlayıverdi. Sanki çamaşır suyu kullanmasam temizlenmiyormuş hissi. Halbuki biliyorum zararlarını, hatta doğaya verdiği zararları... Fakat bu öyle bir takıntı ki, ellerimin üzerinde minik çiller bile çıkmaya başladı. Ne yapacağım bilmiyorum. Biraz kendimi dışarıya atmanın vakti geldi sanırım. Evde otur otur, orası pis burası temiz diyerek takıntılı oldum yine...

 Yaz olsun, kışlık dolaba kaldırdığım dolmalık biberleri olsun, incecik kabuklularından ve küçücüklerinden seçerim. Hele de böyle iç pilavla doldurulunca değmeyin keyfime.
              Her sofraya yakışır kendisi. Hem göze hem mideye hitap eder. Mutlaka yapıyorsunuzdur böylesini, ben ister zeytinyağlı, ister etli isterse böyle içpilavlısı olsun her türlü dolmayı severim. Midye dolma hariç :( Malesef deniz börtü böceğiyle aram iyi değil. Ne cesaret ederim ne de yiyebilirim.

Malzemeler:

  • 10 adet küçük dolmalık biber
  • 8 kaşık pirinç
  • 1 orta boy kuru soğan
  • 2 kaşık dolmalık fıstık
  • 1 kaşık kuşüzümü
  • bir tutam dereotu
  • bir tutam maydanoz
  • 1 çay kaşığı yeni bahar
  • 1 çay kaşığı karabiber
  • 1 çay kaşığı tarçın
  • 1 çay kaşığı kişniş
  • tuz
  • zeytinyağı
  • üzeri için 1 yada 2 adet domates

Yapılışı:
  1. Pirinci iyice yıkayıp, ılık suda bekletiyoruz. Dolmalık biberleri ayıklayıp, yıkıyoruz ve altına çatalla bir küçük delik açıyoruz. Dolmalık biberlerin içini işaret parmağımıza tuz sürerek tuzluyoruz.
  2. Soğanı incecik kıyıp, zeytinyağında şeffaflaşana kadar kavuruyoruz. Dolmalık fıstıkları ekleyip, rengi dönene kadar kavuruyoruz. 1 kaşık salçayı da ekleyerek, salçanın çiğ kokusunu çıkartıyoruz. En son pirinçleri yıkayıp atıyoruz, bir iki de onu tavada çevirip altını kapatıyoruz.
  3. Ocaktan aldığımız iç harcımıza tuz, ve baharatları katıyoruz. Önceden suya ıslattığımız kuşüzümünü ve ince kıyılmış dereotu ve maydanozu da ekleyerek karıştırıyoruz.
  4. Biberlerimizi bu harçla dolduruyoruz. En üstüne küçük parçalar haline getirdiğimiz domateslerle kapatıyoruz. Bir kaba 1/2 kaşık salça, su ve biraz da tuz ekliyoruz. Tencerenin kenarından dolmaların boyuna 1 parmak kalana kadar bu sudan ekliyoruz. Önce harlı ateşte, suyu kaynayınca da kısık ateşte pişiriyoruz. Benim bir daha su ilavesi yapmama gerek kalmadı, fakat siz yine de bir tane dolma alarak içinin pişip pişmediğine karar verebilirsiniz. Afiyet olsun...

29 Ağustos 2013 Perşembe

Fırın Mücver


       Ta dibimizde yaşanan bir iç savaş, her an bizi de içine çekiyor. Bize uzak da olsa, müslüman bir halkın yaşadığı bir başka savaşan ülke, her gün arabalarda bombalar patlatılan Irak, ülkelerin kendi çıkarları ters düştüğü için kimsenin sesini çıkarmaması...
       Üzgünüm Bebeğim. Ablanlar gibi seni de bu kötü dünyaya getirme cesaretini gösterdiğim için. Hiçbirşey yokmuş, herşey güllük gülistanlıkmış gibi davranamasam da kendimi fazla da üzmeden, bazen gündemden uzak kalarak, seni korumaya çalışıyorum. Ne yazık ki sadece bu kadarı elimden geliyor.
       Ülkemi zor günler bekliyor. Rabbim hepimizin yar ve yardımcısı olsun.
 
 
    Söylenecek çok söz, edilecek çok dua var. Fakat bu tatsız konuyu burda bitirip, tüm sıradanlığıyla bildiğim iş olan, yemek yapmaya döneyim. Döneyim ki biraz rahatlıyayım istiyorum.
    Eşimin kabakla arası pek yoktur. Kabağın kızartmasını ve bir de mücverini sever. İlk kez denedim fırında, memnun da kaldım. Nitekim bu şekilde hem hazırlaması daha kolay hem de yağı daha az alıyor. Denemeniz dileğiyle...

Fırın Mücver İçin Malzemeler:

  • 2 adet küçük kabak
  • 1 adet küçük havuç
  • 1 adet küçük patates
  • 6 iri diş sarımsak
  • 2 yemek kaşığı galeta unu
  • 1 yemek kaşığı un
  • 1 kibrit kutusundan az büyük beyaz peynir
  • 1 tane yumurta
  • kimyon, karabiber tuz
  • tepsiyi yağlamak için sıvıyağ

Yapılışı:
  • Kabak,havuç,patates,sarımsak hepsinin kabukları soyulup rendelenir.
  • Beyaz peyniri de rendeler sebzelere ekleriz. Yumurta,baharatlar,tuz ve unları da ekleriz.
  • Elimizle yoğururuz. (Tuz oranına dikkat edin, peynirin de tuzunu hesaba katın)
  • Sıvıyağla yağladımız fırın tepsisine, kaşık yardımıyla koyduğumuz mücverleri paylaştırırız. Fazla kalın olmamasına dikkat ediniz. İçinin de iyi pişmesini isteriz.
  • Yoğurtlu servis yapabilirsiniz. Afiyet Olsun...